dunyadan
Aktif Üye
Adını taşıyan ana karakterin yapay zeka yardımıyla hayata geçirildiği film “Putin” bu perşembe günü Alman sinemalarına geliyor. Filmde Rusya Devlet Başkanı'nı Polonyalı aktör Slawomir Sobala canlandırıyor, ancak yapay zekanın yardımıyla gerçek Vladimir Putin'in yüzüne kavuşuyor. Bu onu ona benzetiyor ama kafa karıştırıcı değil. Bu, yapay zekanın sanatta kullanımına ilişkin tartışmaya başka bir yön katmalıdır. Yönetmen Patryk Vega, Telegraph'a yaklaşımını şöyle açıkladı: “İzleyicinin gerçek Putin'i görmesi gerekiyordu.” “Harika bir maskeye sahip en iyi oyuncu bile, dünya çapında bu kadar tanınan bir kişiyi bu kadar iyi canlandıramaz.”
Reklamcılık
İngiliz gazetesinde yer alan habere göre Vega, üretim sırasında kullanılan yapay zeka teknolojisini kendi geliştirmişti. Bu nedenle yakında meslektaşlarına yardım edebileceğini ve film ve televizyon yapımları için yalnızca ana ve yardımcı oyunculara ihtiyaç duyulacağını varsayıyor: “Arka planda tüm dünya ve ikincil karakterler dijital olarak yaratılacak” diye emin. Yine de kullanılan yapay zekanın sadece bir araç olduğunu, duygusal derinliğin ve gerçekçiliğin insanlar tarafından yaratıldığını garanti ediyor: “Gerçek sanat, yapay zekadan değil, insan deneyiminden gelir.”
İlk tartışmalara göre sonuç, dpa'nın ifadesiyle Rusya Devlet Başkanı'nın “gösterişli bir şekilde resmedilmiş biyografisi” oldu. Yönetmen bu nedenle kaba sinemasıyla tanınıyor ve burada örneğin bir hastane yatağında yarı çıplak bir şekilde bebek bezleri içinde titreyen, sonra tekrar kirli bir şekilde yerde yatan ve personel tarafından yıkanan bir Putin'den keyif alıyor. Genel olarak Putin'in hayatı 2026 perspektifinden geriye dönük olarak anlatılıyor. Çeçenistan ve Ukrayna'daki gibi savaşları iktidarını sürdürme aracı olarak kullanan, geçmişin hayaletlerinin peşinde koşan bir başkan görüyoruz. Bir tür korku filmi olarak “Putin” tamamen saçma bir sinema salonu değil, “daha ziyade şok edici derecede gerçeğe yakın.”
(mho)
Reklamcılık
İngiliz gazetesinde yer alan habere göre Vega, üretim sırasında kullanılan yapay zeka teknolojisini kendi geliştirmişti. Bu nedenle yakında meslektaşlarına yardım edebileceğini ve film ve televizyon yapımları için yalnızca ana ve yardımcı oyunculara ihtiyaç duyulacağını varsayıyor: “Arka planda tüm dünya ve ikincil karakterler dijital olarak yaratılacak” diye emin. Yine de kullanılan yapay zekanın sadece bir araç olduğunu, duygusal derinliğin ve gerçekçiliğin insanlar tarafından yaratıldığını garanti ediyor: “Gerçek sanat, yapay zekadan değil, insan deneyiminden gelir.”
İlk tartışmalara göre sonuç, dpa'nın ifadesiyle Rusya Devlet Başkanı'nın “gösterişli bir şekilde resmedilmiş biyografisi” oldu. Yönetmen bu nedenle kaba sinemasıyla tanınıyor ve burada örneğin bir hastane yatağında yarı çıplak bir şekilde bebek bezleri içinde titreyen, sonra tekrar kirli bir şekilde yerde yatan ve personel tarafından yıkanan bir Putin'den keyif alıyor. Genel olarak Putin'in hayatı 2026 perspektifinden geriye dönük olarak anlatılıyor. Çeçenistan ve Ukrayna'daki gibi savaşları iktidarını sürdürme aracı olarak kullanan, geçmişin hayaletlerinin peşinde koşan bir başkan görüyoruz. Bir tür korku filmi olarak “Putin” tamamen saçma bir sinema salonu değil, “daha ziyade şok edici derecede gerçeğe yakın.”
(mho)